Meme dokusunda yer alan ve süt kanallarını meydana getiren süt yapan hücrelerin dengesiz bir şekilde çoğalması sonucunda meme kanseri oluşur. 30 yıl kadar önce her 100 kadından 12’sinde meme kanseri görülürken günümüzde bu oran yüzde 33’lere kadar çıkmıştır. Meme kanseri, kanser hastalarının yüzde 20’sini oluşturur.
Meme kanseri süt kanallarında ya da süt bezlerinde ortaya çıkabilir. Süt bezlerinde çoğalan kanser hücrelerinin büyümeleri daha yavaştır, bu nedenle meme kanseri en çok süt kanallarında görülür. Lenf sistemine geçmeden teşhis edilebilen kanserin tedavisi mümkündür, fakat kanser erkenden fark edilmezse ve kanserli hücreler kan dolaşımına katılırsa, hastalığın tüm vücuda yayılma olasılığı yüksektir. Her hastalıkta olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis, hayati önem taşır.
Meme Kanseri Daha Çok Kimlerde Görülür?
Meme kanseri daha çok 50 yaşını geçen kadınlarda görülse de genç kadınlarda da görülme olasılığı vardır. Östrojen hormonuna çok fazla maruz kalmak, örneğin çok erken adet dönemine girmek, meme kanseri riskini artıran bir faktördür. Benzer bir şekilde menopozun gecikmesi de östrojen hormonu seviyesini artıracağından, menopoza daha geç girmek meme kanseri için riskli bir durumdur.
Meme Kanseri Belirtileri
Meme dokusunda ya da koltuk altında elle fark edilebilen kitleler, meme kanserinin en belirgin özellikleridir. Büyüyen kitle, meme başını içeri doğru çekeceğinden, memenin görünümünde bir anormallik olur. Seyrek de olsa meme kanseri olan kadınların meme uçlarından kanlı ya da kansız akıntı gelir.