İnsan bedeni doğal işleyiş süreci itibari ile detoks yapar daha doğrusu yapmak zorundadır. İnsanın tuvalet alışkanlıkları-terlemesi-uyuması birer detoks yöntemidir ve bu detoks yöntemleri düzgün periotlar olarak uygulanmak durumundadır. İnsanlar yaşam standartları sebebi ile farkında olmadan vücudumuzun bu olmazsa olmaz özelliğini hem göz ardı ediyor hem de bir çok basit yöntemler ile yapılabilecek iken ihmal ediyor. Arabamızın 10.000’lik bakım süreci geldiğinde gösterdiğimiz hassasiyeti bedenimizin bakım sürecine göstermiyoruz.

En iyi detoks yöntemlerinden biri terlemektir. Aslında terlemek insan bedeninin klima sistemidir. Özellikle enfeksiyonel hastalıklara maruz kaldığımızda yüksek eforla spor yaptığımızda ya da sıcak bir yaz havasında terleriz çünkü vücut ısımızda normalin üzerinde bir artış doğar, insan bedeni bu ısı artışını soğutabilmek için ter mekanizmasını devreye sokar. Bazen de hamam kültürümüze bağlı olarak ter atarız. Bu terleme yöntemi deri hücrelerine yakın bulunan toksinlerin atılımı için mükemmel bir yoldur.

Unutulmamalıdır ki deri de vücut organlarından biridir. Terleme esnasında insan bedeninde bulunan ve suda çözünebilen özellikteki toksinlerin vücuttan atılımı söz konusudur. Ayrıca vücutta bulunan fazla suyun, ödemin ve gerginliğin azaltılması gerçekleşir. Böyle bir terlemeden sonra susarız, acıkırız ve iyi bir uyku uyuruz. Kısacası sağlık buluruz.

Kanser hastalarına terleme tavsiyesi özellikle yapılmalı. Bedenlerini sürekli canlı ve sağlıklı tutabilmak için buna ihtiyaçları vardır. Kanser hastaları gerek psikolojik gerekse medikal ilaçların kullanımından dolayı bedensel olarak ağır bir baskı altında olurlar. Taşıma kapasitesi sınırlı olan bedenimiz kimyasal ilaçların yoğun uygulanmasından ötürü sırf bu yüzden farklı sorunlar da yaşayabilmektedir.

Detoks Kanser Hastaları İçin Çok Önemlidir

Detoks insanlar için özellikle kanser hastaları için oldukça önemlidir. Kemoterapi gören hastalara doktorları tarafından çok su içmeleri önerilir. Hasta bu tavsiyeye uyarak yeni bir su ve böbrek yükü ile karşı karşıya kalır. Hastalara çok su içilmesi tavsiyesi ağır kimyasal ilaçların vücuttan uzaklaştırılması ve gereksiz yükün atılması içindir. Peki damar yolu ile verilen ağır kimyasal ilaçlar böbrek ve mesane boyutuna iniyor mu ki çok su içmek bu meseleyi çözebilsin. Kaldı ki toksin dediğimiz birikim vücudun her noktasındadır. O zaman izlenmesi gereken yol haftalık terleme programları olmalıdır. Çünkü bu şekilde bir terleme insan bedeninde her noktada gerçekleşmektedir. Bunun dışında vücutta bulunan bir çok kimyasal faktör ve radyasyon terleme sayesinde hızla atılabilir. Bir akciğer röntgeni çektirildiğinde dahi hemen o gün bir terleme gerçekleştirilmeli ki alınan radyasyon uzaklaştırılabilsin.

Terlemek değil terleyememek bir sorundur. Bazı insanlar terlememek ve kötü kokmamak adına bazı ilaçlar ve deodorantlar kullanarak sağlığını riske etmekteler. Vücuttan çıkan kötü kokunun aslında iyi metabolik süreç olduğunu kabul etmezler. Toksinler ve zararlı kimyasal bileşikler kendilerini koku olarak gösterirler. Herkesin özellikle hastaların arasıra da olsa çıplak ayakları ile toprakta 10-15 dk yürümesi ve vücutta biriken biyoelektriği toprağa akıtması da faydalıdır. İnsan bedeni çeşitli nedenler ile gereğinden fazla biyoelektrik yüklenir. Bunun en iyi çözümü elektriği çekme özelliğinden dolayı hafif nemli topraktır.

Diğer önemli detoks noktamız sindirim sistemimizdir. Özellikle bağırsaklarımız. Günlük gıda tüketimimiz midede parçalandıktan sonra bağırsağa aktarılır, midede sindirilemediğinden bazı bölümler bu organ tarafından sindirilir ve en sonunda atılım bu organ tarafından gerçekleştirilir. Bağırsaklarımızda bulunan faydalı bakteriler bağırsakların kasılma özelliği ile birlikte gıdaların daha da inceltilmesi ve dışkı kıvamına gelmesinde de rol oynarlar. Ancak bağırsaklarımız aynı zamanda bir çok zararlı bakteri açısından da zengindir. Bu yüzden insan dışkısı mikrobiktir. Normal bir bağırsak çalışması ortalama günde bir kez gerçekleşir. Ancak beslenme çeşitliliğine ve bağırsak tembelliğine göre dışkılama alışkanlığı bazen 10 güne kadar uzayabilir. Özellikle aşırı stresli insanlarda ortalama 3 ile 7 gün arasında izlenmiştir. Sağlıklı bir beden için bağırsaklarımıza günde bir kez çalışması ve arasıra bağırsak detoksu yapan gıdalar kürü uygulaması gerekmektedir.

Akşamları yatmadan önce bir tabak yoğurt yemek laktik asit açısından zengin olduğundan dolayı hem gece uykusuna hem de sabah bağırsak faliyetlerine katkı sağlar. Yoğurtta bulunan laktik asit bağırsaklarımızda bulunan faydalı bakteri ortamını zenginleştirerek fayda sağlar.

En kolay anlaşılır tarifi ile vücuda ağız, akciğer ve deri yolu ile giden zararlı maddeleri vücuttan uzaklaştırmaktır. Bu maddeler en çok sindirim kanalından besin maddeleri ile vücuda girer. Tahıl, meyva ve sebzelerin dış yüzlerinde bulunan, ayrıca topraktan aldıkları kimyasal toksinler ve tarım ilacı atıkları, soluduğumuz hava içinde bulunan endüstri dumanı, eksoz dumanı sigara dumanı gibi çok çeşitli zararlı maddeler vücutta zehirleyici (toksik) etki yaparak hücre içindeki yapılarda bozulmaya ve başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıkların oluşmasına neden olurlar.

Bunların vücutta biriktiğine dair öncü belirtiler, tekrarlayan baş ağrıları, kronik yorgunluk, ve güç-kuvvet kaybıdır.

Vücudumuz, bu zararlı maddelere karşı savunmasız değildir. İmmun sistem de denilen bağışıklık sistemimiz ve özellikle karaciğerimiz, bunları su içinde çözerek vücuttan atılmasına, ayrıca barsaklar bazı zararlı maddeleri emilmeden, böbrekler ise bu maddeleri kandan filtre ederek dışarı atılmasını sağlarlar. Ancak özellikle detoks ta en önemli rolü oynayan karaciğer ve barsakların da iyi çalışmaları için içlerinde biriken zararlı maddelerden temizlenmeleri gerekir.

Vücutta biriken bu zararlı maddeler bazı sebze, meyva ve besinlerde yoğun olarak bulunan antioksidan maddelerle nötralize edilerek vücuttanatılırlar. Bu maddelerle beslenme yanında yapılacak yaşa uygun spor aktiviteleri ile daha iyi sonuçlar alınabilir.

Destek Tedavi Danışma Hattı