
Tümör, vücudun herhangi bir yerindeki dokularda oluşan kontrolsüz hasarlı hücre büyümesi olarak tanımlanır. Tümör oluşumu kanser dediğimiz hastalıkların oluşumudur. Farklı organlarda, dokularda ve vücut bölümlerinde istenmeyen tümörler oluşabilmektedir. Tümörlerin iki çeşidi bulunur. Genellikle yağ bezeleri gibi oluşumlar iyi huylu tümörlerdir, öldürücü veya hasta edici etkisi pek bulunmamaktadır. Kötü huylu tümörler de ikinci tür tümör olarak bilinir. Bunların oluşumları son derece tehlikeli olmanın yanı sıra muhakkak muayene edilmesi ve takip edilmesi gereklidir.
Beyin organında istisnai bir durum söz konusudur. İyi huylu da kötü huylu da olsa beyin tümörlerinin kontrol edilmesi ve sık sık muayene edilmesi gereklidir. Kötü huylu beyin tümörünün tedavisi için ilk önce tümörün varlığı saptanmalıdır. Bunun için de kişilerin kendilerinde fark ettikleri belirtileri tanımaları gerekir. Beyin tümörü olan kişilerde uyku düzensizliği, vücudun bir bölümünde veya birkaç yerinde aksaklıklar, travmalar ve benzeri belirtiler görülmektedir. Özellikle yoğun ve geçmeyen baş ağrıları da beyin tümörü belirtisi olabilmektedir. Bu tür etkilere rastlayan kişilerin kontrol ve önlem amaçlı doktora muayene olması son derece önemlidir.
Kötü huylu beyin tümörünün tedavisi kişiye göre değişen tedavi ve uygulama yöntemleri içermektedir. Bu yöntemleri etkileyen birçok farklı parametre vardır. Hastanın yaşı, fiziksel durumu, beyin tümörünün tipi ve beyinde bulunduğu konum operasyonun gidişatını belirlemektedir. Bu gibi durumlar nedeniyle kişilerin kötü huylu beyin tümörünün tedavisi özel olarak tasarlanmaktadır.
Kötü huylu beyin tümörünün tedavisi çoğunlukla cerrahi bir operasyon müdahalesi ile yapılır. Cerrahi operasyon öncesi veya sonrası da tedavi süreçleri yürütülmektedir. Radyoterapi ve kemoterapi uygulamaları da tümörün tedavi edilme süreçlerinde büyük bir role sahiptir. Zararlı ve kontrolsüz büyüyen bu hücrelerin bölünerek çoğalması engellenmektedir. Radyoterapi gibi uygulamalar kötü huylu beyin tümörünün zararlı etkilerini azalttığı gibi tümörün daha azla büyümesini de engellemektedir.
Bazı durumlarda beyinde bulunan kötü huylu tümörün alınması mümkün olmamaktadır. Bu nedenle tedavi sürecini yönetmek ve doğru bir süreç uygulamak için tümöre biyopsi uygulanır. Biyopsi için ilk önce beyinde bulunan tümörün yeri hesaplanır ve ufak bir delik açılarak tümörden parça alınır. Bu işlem ile tümörün cinsi ve etkisi hesaplanmaktadır. Tedavinin geri kalan sürecinde de bu bilgiler ışığında kemoterapi veya radyoterapi uygulanır. Biyopsi sonrasında kişiler yaklaşık bir gün süre içinde taburcu edilmektedir.
Kötü huylu beyin tümörünün tedavisi için mikrocerrahi işlemleri uygulanması tercih edilir. Mikrocerrahi uygulamalarındaki amaç kötü huylu beyin tümörünün hepsinin alınmasıdır. Burada kafanın iç basıncı düşürülür ve tümörün kötü etkileri kısa süreliğine engellenmiş olur. En büyük artısı da beyinde hasara yol açabilecek görme ve işitme gibi kısımların zarar görmesini engellemektir.
Kötü huylu beyin tümörü tedavilerinin en büyük önemi hastanın bu süreçte kendisine dikkat etmesidir. Daha fazla uyku ve düzenle beslenme gibi sağlığı olumlu yönde etkilediği bilinen aktivitelerin yapılması gerekir. Ayrıca tedavi sonrası bakım süreci de önem taşır. Cerrahi operasyon sonrası hastanın kendine bakması, beslenmesi de tedavinin bir süreci olarak kabul edilmektedir.
Kötü huylu beyin tümörünün tedavisi ve sonrası süreçler için dengeli beslenmenin yanı sıra takviye edici gıdalar doktor kontrolünde ve tavsiyesiyle kullanılabilmektedir. Hastanın daha rahat uyuması, ağrılarının azalması ve tedavinin daha iyi sonuç vermesi için vitamin ve mineral içerikli takviye gıdalar alınabilir. Rahat bir uyku ve ağrılar için de kişinin alerjisi olmayan bir bitkinin çayını tüketmesi faydalı olabilmektedir.
11-08-2022